Kubital tünel sendromu, dirseğin iç kısmında yer alan ulnar sinirin sıkışması sonucu ortaya çıkan bir sinir bası hastalığıdır.
Dirseğin arkasındaki “komik kemik” olarak bilinen bölgede sinirin baskı altında kalması, elde uyuşma, karıncalanma, kas zayıflığı ve ağrıya neden olabilir.
Hastalığın erken evrelerinde belirtiler genellikle geçici olduğu için çoğu kişi bu durumu önemsemez. Ancak doğru ve zamanında tanı konulmadığında sinirde kalıcı hasar gelişebilir.
Bu nedenle kubital tünel sendromu tanısı, dikkatli klinik muayene ve elektrodiagnostik testlerle kesinleştirilmelidir.
Kubital Tünel Sendromunun Klinik Belirtileri
Tanı süreci, hastanın şikayetlerinin ayrıntılı sorgulanmasıyla başlar.
En sık görülen belirtiler şunlardır:
- Küçük parmak ve yüzük parmağında uyuşma ve karıncalanma
- Dirseğin iç kısmında yanma hissi
- El kaslarında güçsüzlük ve kavrama zorluğu
- Geceleri artan ağrı ve uyuşma
- Uzun süre dirseği bükülü tutunca belirtilerin kötüleşmesi
Fizik muayenede hekim, Tinel testi (dirsek üzerine hafif vurma ile uyuşma hissi oluşması) gibi özel manevralarla sinir basısının yerini belirlemeye çalışır.
Ayrıca parmaklarda duyu kaybı ve kas erimesi olup olmadığı da dikkatle incelenir.
EMG Testi Nedir ve Neden Önemlidir?
EMG (Elektromiyografi) testi, sinirlerin elektriksel iletim hızını ve kasların bu sinyallere verdiği yanıtı ölçen bir elektrodiagnostik yöntemdir.
Kubital tünel sendromu tanısında en güvenilir ve objektif sonuç veren incelemedir.
EMG testiyle şu bilgiler elde edilir:
- Sinir İletim Hızı:
Ulnar sinirin dirsek hizasında iletiminde yavaşlama olup olmadığı ölçülür. Eğer sinir sıkışmışsa, bu bölgede iletim hızı belirgin şekilde düşer. - Sinyal Bloğu veya Gecikme:
Sinir uyarılarının dirsek seviyesinden geçerken iletilememesi, basının yerini ve şiddetini gösterir. - Kas Yanıtı:
Sinir basısı uzun süredir devam ediyorsa, el kaslarında elektriksel aktivitenin azaldığı gözlemlenir. Bu durum kas atrofisinin başladığını gösterir. - Basının Derecesi:
EMG sonuçları, hastalığın hafif, orta veya ileri evrede olup olmadığını belirlemeye yardımcı olur.
EMG Testi Nasıl Yapılır?
EMG testi genellikle nöroloji uzmanı tarafından uygulanır ve ortalama 20–30 dakika sürer.
İnce bir iğne elektrot belirli kaslara yerleştirilir ve sinir uyarısı verilir.
Bu sırada kaydedilen elektriksel sinyaller cihaz ekranında dalgalar halinde görüntülenir.
İşlem sırasında hafif batma hissi olabilir ancak genellikle tolere edilebilir düzeydedir.
Hastalık yalnızca EMG bulgularına göre değil, klinik muayene ve hastanın şikayetleriyle birlikte değerlendirilir.
Ancak EMG, tanıyı kesinleştiren ve cerrahiye gerek olup olmadığını belirlemede en değerli testtir.
Görüntüleme Yöntemleri
Bazı durumlarda sinir sıkışmasının nedeni kitle, kist veya kemik çıkıntısı olabilir.
Bu durumda ultrasonografi (USG) veya manyetik rezonans görüntüleme (MR) gibi ek yöntemler kullanılabilir.
USG, sinirin kalınlaşmasını ve çevresindeki yumuşak dokularla ilişkisini gösterir.
MR ise sinir sıkışmasına neden olan yapısal değişiklikleri ayrıntılı olarak ortaya koyar.
Tanı Sonrası Tedavi Planı
EMG ve muayene sonuçları değerlendirildikten sonra tedavi planı belirlenir.
- Hafif evrelerde istirahat, koruyucu dirsek pedi, ilaç tedavisi ve fizik tedavi uygulanır.
- Orta ve ileri evrelerde ise cerrahi olarak sinirin serbestleştirilmesi (kubital tünel dekompresyonu) gerekebilir.
Erken tanı konulması halinde sinir tamamen iyileşebilir. Ancak tanının gecikmesi durumunda sinir hasarı kalıcı hale gelir ve elde güç kaybı ortaya çıkabilir.
Sonuç
Kubital tünel sendromu, basit bir uyuşma şikayetiyle başlayıp ilerleyen dönemlerde kalıcı sinir hasarına yol açabilen ciddi bir rahatsızlıktır.
Bu nedenle dirsek veya elde sık tekrarlayan karıncalanma hissi yaşayan kişilerin zaman kaybetmeden uzman değerlendirmesinden geçmesi gerekir.
EMG testi, bu hastalığın tanısında en güvenilir ve kesin sonuç veren yöntemdir.
Erken teşhis edilen olgularda tedavi başarı oranı son derece yüksektir; sinir fonksiyonları tamamen geri dönebilir ve ameliyat gereksinimi ortadan kalkabilir.


